Interstellar filminde meşhur bir sahne var. Ekip, uzayda kestirme bir yol olarak "solucan deliği"ni görür.
Bu kısa sahne "zaman yolculuğu", "paralel evrenler", kara delikler gibi evrene dair pek çok varsayımı ya da kanıtlanmış gerçekleri içerir. Tüm bunların temelinde ise "zaman" kavramı var. Klasik fiziğe göre zaman sabittir, evrenin hiç bir yerinde değişmez.

Klasik fizikçilere göre evren 3 boyut + zamandan oluşur. Yani zaman, uzayın 3 boyutundan ayrı tamamen ayrıdır.

Einstein, "uzay zaman" diye bir kavram ortaya attı ve zaman, 3 boyuttan bağımsız değildir diyerek görelilik teorisini geliştirdi. Einstein'a göre kütle, uzay zamanı büker, tıpkı düz bir çarşafa konulan bilyenin çarşafı bükmesi gibi.


Bizim yerçekimi/kütleçekimi dediğimiz şey, bükülmüş geometrinin ta kendisi ve geçen günlerde varlığı kanıtlandı.

Kütlenin boyutunun küçük ama ağırlığının çok ama çok büyük olduğunu düşünün, bu durumda çarşafı delip geçecek. Bu da aslında kara delik. Her kütle uzay zamanı kendi etrafında büker ve ikisi de kendi kuyularına çekilir. Teoriye göre, bu noktalar arasında bir "tünel" olabilir. Filmde geçen "solucan deliği" bu tünele verilen isim ve teoriye göre bu deliğe girilirse, başka bir evrene kısa yoldan gidebiliriz. Solucan delikleri henüz kanıtlanmamış bir teori ama paralel evrenler varsa, bu deliklerden geçmek gerekecek... Kaynak: https://twitter.com/lagaribey/status/701862544391196672
Baştan 3. Fotoğrafın hikayesi çok daha ilginç bir flood yada blog olur bence, bir doğum günü hediyesi, bir logaritmik evren. Müthiş bir fotoğraf.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil